Masalsı bir tatil: Alsace Gezisi
09/08/2024Balkanlar ve Dalmaçya Kıyıları Gezisi – Bölüm 4: Mostar
13/09/2024Hırvatistan’ın incisi – Split gezi rehberi
Bir yarımada üzerine kurulmuş olan Split şehri, Dalmaçya’nın en güzel yerlerinden biri bence. Bir Yunan kolonisi olarak kurulan Split, başta Romalılar olmak üzere tarihte defalarca el değiştirmiş ve bu yüzden de farklı dönemlerden esintiler sunan bir kişiliği var şehrin.
Biz gündüzleri deniz keyfi yaptığımız için genellikle akşamları gezebildik bu güzel şehri ama bir başka mevsimde tekrar görmeyi ve daha detaylı gezebilmeyi çok isterim.
“Split gezilecek yerler” şeklinde Google araması yapınca, ilk sıraa Diocletian Sarayı çıkıyor. Ben de önce harbi harbi bir saray görmeyi beklerken baktım ki burada olay çooook farklı. Tek bir saray binası bekliyorsanız siz de eminim çok şaşıracaksınız. Biraz sabırla okuyun bakın, bence çok ilginç çünkü.
İmparator Diocletian, vaktiyle tetrarşi yani dörtlü yönetim sistemini benimsemiş ve atadığı 3 tane daha imparator ile birlikte yönetmiş devleti. Diocletian Sarayı da emeklilik döneminde çekilip yaşadığı yermiş. Surlarla çevrili 40 bin metrekarelik sahayı içine alan bu devasa saray hem ikametgah olarak kullanılmış, hem de askeri garnizon olarak hizmet vermis.
Bu aşağıda gördüğünüz sarayın orijinal planı. Roma mimarisinin çok güzide bir örneği.
Bu da bugünkü hali !!!
Hani saray diyeceksiniz, di mi 😊 Ben dedim çünkü…
İşte işin ilginç tarafı bu. İmparatorun ölümünden sonra saray önce sürgündeki imparatorların sığınak yeri oluyor, sonra Avar ve Slav halkı Split yakınlarına kadar bölgeyi istila ediyorlar ve Split halkı da kendini saray surlarının içine atıyor. Zaman içinde daha çok, daha da çok insan sur içine taşıyor kendisini ve evini. Sonunda saray denilen şey şehrin kendisi oluvermiş. Yani aslında Diocletian Sarayını geziyorum derken, daracaık sokakları, restoranları, kafeleri, kilise ve katedrali ile saraydan günümüze gelebilmiş yapılarıyla “Old Town” kısmını geziyorsunuz Split’te.
Komik ama gerçek 😊
UNESCO Dünya Mirasları Listesi’nde de yer alan ve böyle enteresan bir hikayesi olan Diocletianus Sarayı “Split Gezi Rehberinizde” mutlaka yer almalı bence.
Haydi o zaman burayı listemizin en üstüne koyarak başlayalım şehirde gezilecek yerler rehberimize.
Split gezilecek yerler:
Diocletian Sarayı yani Old Town bölgesi 😊 Anlayacağınız üzere burası koskocaman bir alan. Tüm eski şehir bölgesini geziyorsunuz saray gezeyim derken. Bakın aşağıda parça parça en önemli yerleri ekledim.
Kentin Kapıları: Diocletian Sarayı’na yani Old Town bölgesine giriş 4 ayrı kapıdan olabiliyor günümüzde. Her kapının kendine ait bir özelliği var ve her kapının yakınında farklı bir kilise veya tapınak yer alıyor. Bu kapıları, altın, gümüş, bronz ve demir olarak isimlendirmişler.
Peristil Meydanı: Diocletian Sarayının ana meydanı burası. 3 tarafı tam 24 tane granit sütun ile çerçevelenmiş kapalı bir konumda. Merdivenlerdeki oturma alanlarıyla dikkat çeken bu alan eskiden kentin kültür ve sanat etkinliklerine sahne olan yermiş. Game of Thrones hayranları bu mekanı hemen tanıyacaktır.
Daha önce de dediğim gibi biz şehri hep akşamları gezebildik, o yüzden gündüz çekilmiş fotoğraf da ekliyorum yazımıza ki, burasının gün ışığındaki güzelliğini hep beraber görelim.
Jüpiter Tapınağı: İmparator Diocletian’ın “ilahi babası” olan Jüpiter adına yapılmış. Tapınağın girişinde bulunan sfenks, Mısır’dan buraya kadar M.S. 3. yüzyılda getirilmiş.
St. Dujam (veya St. Dominus) Katedrali: Katoliklerin ibadet yeri olan bu katedralin kilise kısmı Aziz Meryem Anaya, çan kulesi ise Aziz Domnius’a adanmış. Dünyanın en eski katolik katedrali olarak biliniyor. İçinde Hz. İsa’nın hayatından 28 farklı betimleme bulunuyor. Çan kulesinden şehir manzarası seyretmek mümkün. Eskiden bu katedralde İmparator Diocletian’ın mozalesi varmış ama sonra saray binasına taşınmış. Şimdi burada Crypt yani St. Lucy Şapeli var. Katedralin altında bulunan bu alana bir koridordan geçerek giriliyor. St. Lucy, Hristiyanlık karşıtı olan İmparator Diocletian ve yönetiminin, Hristiyanlığı benimsediği için cezalandırdığı kurbanlarından birisiymiş.
Pjaca ya da Narodni Trg: Old Town bölgesinin öneml bir meydanı burası. Iron Gate, yani Demir Kapıdan giriş yapılıyor buraya. Meydandaki saat kulesi alışıla gelmişin aksine zamanı 24 saat şeklinde gösteriyor.
Trg Braće Radića – Voćni Trg – Meyve Pazarı Meydanı: Burası vaktiyle çevre köylerden kadınların gelip meyve sattıkları meydanmış. 8 köşeli Venedik Kulesi de burada. Burası yerel halk için çok özel çünkü çok sevdikleri dizi Velo Misto’nun çekildiği sahneler bu meydandaymış. 15. Yüzyılın entellektüel kişiliklerinden filozof Marulić adına yapılmış anıt da burada, 17. Yüzyıldan kalma Milesi ailesine ait Barok tarzda yapılmış olan sarayın önünde yer alıyor.
Prokurative Square – Trg Republike – Cumhuriyet Meydanı: Venedik’teki St. Mark’s Square’den esinlenilerek yapılmış, Neo-Renaissance tarzında yapılarıyla dikkat çeken güzel bir meydan burası. Festival ve etkinlikler de burada yapılıyormuş. 19. Yüzyılın ikinci yarısında hüküm süren belediye başkanı Antonio Bajamonti ‘nın fikriymiş bu tarz kapsayıcı bir meydan yaratmak. Halkın Diocletian Sarayının surlarının içine yerleşmesiyle oluşan boşluğu böyle 3 tarafı kapalı bir meydan yaratarak doldurmuş. Bence gayet de güzel olmuş.
Church and Monastery of St. Frances – St Frances Kilisesi ve Manastırı: Burada Split’te yaşamış önemli kişilerin mezarları ve 300’den fazla kitap içeren bir kütüphane bulunuyor.
Game of Thrones Museum: Esas Dubrovnik bu popüler dizinin çekildiği şehir olarak bilinse de, Split şehrinde de bazı önemli sahneler çekilmiş. Muhtemelen bu nedenle, burada bir müzesi var.
İlk Posta Kutusu: Fransızlar tarafından yapıldığı için üzerinde Fransızca ‘Boite aux lettres’ yazıyor. Adres: Ul. Iza Loze 5
Daracık sokaklar: Old Town bölgesini gezerken dar sokaklara da dalıp, bölgenin ruhunu iyice içimize çektik.
Bazen de bu dar sokakların bitiminde bir küçük meydana ya da bir restorana denk geldik.
Split Riva: Sarayın surlarının önünde bulunan bu kordon yolu çok şık ve keyifli bir alan. Restoran ve kafeler var. Geceleri ışıl ışıl ve capcanlı. Hediyelik eşya satan tezgahlar ile tur bileti satan yerlere de rastlıyorsunuz kordon boyunca yürürken.
Split Marina: Şehrin görsel olarak renkli yerlerinden biri de marina bölgesi. Buradan özellikle geceleri şehrin ışıl ışıl fotoğraflarını çekmek mümkün.