Memphis: Eski bir Amerikan filminin içindeyim
20/10/2015
New Orleans: Tennessee Williams’ın tramvaylı şehri…
02/12/2015
Pemberton Place
Pemberton Place, içinde “The World of Coca Cola” (Coca Cola Dünyası), “The Georgia Aquarium” (Akvaryum) ve “The Center for Civil and Human Rights” (İnsan Hakları Merkezi)’ın yer aldığı bir kompleks. Adını ise Coca Cola’nın yaratıcısı John Pemberton’dan almış.
World of Coca Cola’ya giriş için 16 dolar ödüyorsunuz ancak parkın içindeki diğer yerlere de gitmek isterseniz “combination ticket” (çoklu bilet) alıp daha ucuza getirebilirsiniz.
Burası World of Coca Cola’nın girişi öncesi genel bilgilerin verildiği yer. Coca Cola’nın hikayesi 1886’da Atlanta’da kimyacı John S. Pemberton’nun çeşmeden doldurulabilecek farklı bir tat yaratmak istemesi ile başlıyor. Adını ortağı kitapçı Frank M. Robinson ile birlikte koymuşlar.
İlk başlarda bardağı 5 cent’e satılmış. İlk yıl Atlanta’da günde ortalama 9 bardak satılabilmiş. 1894’de ise ilk kez şişeye konmuş. Bugün kullanılan şişe 1977 yılında tescil edilmiş.
Merkezin içinde 4 boyutlu filmin gösterildiği bir sinema da var. Filmde Coca Cola’nın formülünün peşine düşen sıradışı bir bilimadamının hikayesi var. Ardından da ilginç Coca Cola reklamlarından örnekler gösteriliyor.
1923 yılında şirket Coco Cola’yı 6’lı paketler halinde satmaya başlamış ve bu satış şekli dünyada bir ilkmiş.
Coca Cola şirketinin sahip olduğu dünyadan farklı içecekler, biri de Türkiye’den cappy :)
Bunlar da dünyanın dörtbir yanından Coca Cola şişeleri, biri de bizden :)
Farklı ülkelerden farklı Coca Cola şişeleri…
Coca Cola dünyanın en değerli markalarından biri…
Müzenin içinden görüntüler…
1929 yılına kadar Coca Cola’nın içinde bir miktar kokain varmış, günümüzdeki Coca Cola’nın içeriği sır olsa da yine de halen işlenmiş kokain yapraklarının kullanıldığı söylentisi var.
Coca Cola siyah- beyaz meselesine de el atmış görünüyor.
Bir görevli sizi Coca Cola’nın tarifinin saklı olduğu kasanın bulunduğu dört tarafı kapalı bir odaya alıyor. Gizli formül 2011 yılına kadar bir banka kasasında saklanmış, sonrasında buraya getirilip müzenin bir parçası olmuş.
Burası müzenin en keyifli bölümü, dünyanın her yerinden farklı içecekleri tadabiiyorsunuz.
Bazıları damak tadıma uygundu, bazıları değil. Tavsiyem bu müzeye gelmeden karnınızı doyurmanız, aç karnına o kadar tadım işi kolay olmuyor…
Fanta 1950’lerde, Sprite ise 1961’de piyasaya çıkmış. Şirket şu anda 500 markaya ve 3300 çeşit içeceğe sahip.
İşte bizden bir tat…
Ve son durak satış mağazası, pek ilginç gelmedi, bir çoğu bizde de var.
Çıkarken bir şişe kolayı hediye olarak alıyorsunuz.
Zavallı Pemberton 1888 yılında yarattığı bu içeceğin başarısını göremeden ölmüş. Şirket 1891 yılında Atlanta’lı bir işadamı olan Asa Griggs Candler’a 2300 dolara satılmış.
Pemberton’da yer alan Center for Civil and Human Rights, Amerikan İnsan Hakları Hareketleri ile günümüzün evrensel insan hakları hareketleri arasında bağlantı kurmamızı sağlayan bir kültür merkezi.
Pemberton Place içerisinde bir de akvaryum var demiştik. 2005 yılında açılan bu akvaryum onbinlerce su hayvanına ev sahipliği yapıyor. 2012’de Singapur’da açılan Marine Park Life’a kadar dünyanın en büyük akvaryumu burasıymış.
Ben girmedim ama çocukların çok ilgisini çekeceğinden eminim.
Gezinin Sonu
Atlanta gezimin sonunda akşam yemeğimi CNN Binası’nın altında yedim, bu da yine orada çektiğim CNN’in meşhur canlı yayın arabasının fotoğrafı…
CNN Binası’nın yanında 1999 yılında açılmış ve 213.5 milyon dolara malolmuş çok amaçlı kapalı bir spor salonu var. Yaklaşık 18000 oturma kapasitesi olan bu yerde basketbol, buz hokeyi gibi spor karşılaşmaları, konserler ve gösteriler yapılıyor.
CNN Binası’nın önünden bir kez daha geçtikten sonra metroyla Greyhound İstasyonu’nun yolunu tuttum.
Benim vaktim bu kadarına yetti. 40 dolar ödediğim biletim ile 11.35’de yola çıktım. Yine yorgun, yine mutlu. Üç gündür hep yoldaydım ve iki gece dört gün sürecek New Orleans tatili ve otel konforu beni bekliyordu.
Dilek Hamutçu Baykal
Amerika’nın Doğu Yakası’nda yaptığım tatilin planına ve diğer şehirlere ait gezi yazılarına buradan ulaşabilirsiniz.
ATLANTA ŞEHRİNDE NEREDE KALINIR?
Atlanta şehrinde konaklamayı düşünecek olursanız, otel seçenekleri için bencetatil.com olarak bizim en çok tercih ettiğimiz online rezervasyon sitesi Booking.com‘u inceleyebilirsiniz…
İzmir doğumluyum. Üniversiteyi bitirdikten sonra yolum İstanbul'a düştü ve hala bu şehirde İngilizce öğretmeni olarak çalışıyorum.15 yaşında ailemle arabayla çıktığımız Avrupa gezisi sonrası her türlü yolla, bazen aile bireyleri ile bazen de yalnız geziyorum. Biraz Kova burcu biraz da İzmirli olmam nedeniyle hafif farklı ve maceraperest bir kişiyim. Evliyim ve 28 yaşında bir oğlum var. 56 ülke ve sanırım 150'den fazla şehir gezdim. Buraları gezeceğine önce ülkeni gördün mü diyenler olursa diye söyleyeyim, evet, her şehre gittim, Hakkari dahil. Belki biraz fotoğraf çekme özürlüyüm çünkü o anın tadını çıkarmayı seviyorum. Genellikle sadece sırt çantamla geziyorum ve çan biriktiriyorum.
