İskandinavya’nın Küçük İncileri: İsveç Kentleri
30/04/2014Kaşiflerin Lizbon’u…
13/05/2014Ve evet artık, şehrin canlı ve modern kısmına inmenin, İzmir kordon boyunu andıran sahilini gezmenin vakti gelmiştir diyerek yola koyulduk.
Aşağı Selanik ve Sahil Bölgesi
Meşhur Egnatia Caddesi Romalılar tarafından inşaa edilmiş. Bu cadde boyunca yürürken çeşitli tarihi binalar çıkacak sık sık karşınıza. Tsimiski alışveriş için en ideal cadde, aynı bizim Bağdat Caddesi gibi ortadan trafik akıyor, caddenin iki tarafı da güzel mağazalar ile dolu. Tsimiski Caddesi ile Egnatia arasına sıkışan bölümde aynı bizim Tahtakale, Mısır çarşısı benzeri bir yer var, adı Demir Çarşı. Ayrıca alışveriş yapmak isteyenler Modiano Pazarına gidebilirler. Modiano Pazarında taze yiyeecekler ile el yapımı hediyelik eşyalar da satılmaktadır.
Eleftherous Venizelov ise Tsimiski’yi kesen çok şık bir başka cadde, görmeye değer yani… Egnatia’nın paralelindeki caddelerde ve sahile doğru inen ara sokaklarda da çok güzel alışveriş imkanları var.
Aristotelous ve Navarinou Meydanları oldukça canlı ve keyifli bölgeler…
Sahile yaklaştıkça kafe ve restoran sayısında büyük bir artış başlıyor. Sokaklara, kaldırımlara atılmış masa ve sandalyelerin, buralarda içkilerini veya kahvelerini yudumlayan insanların haddi hesabı yok. Cıvıl cıvıl bir ortam.
Aristotelous Meydanı
Sahil caddesi Nikis Avenue’ya inerken büyük bir meydana geleceksiniz: Aristotelous Meydanı. Burası kafe ve restoranlarla çevrili şehrin en büyük meydanı ve eylemlerin de eğlencenin ve kültürel etkinliklerin de merkezi – yani bizim Taksim meydanımız gibi. Burası akşam iyice canlanıyor.
Bu meydan hem çok şık alışveriş caddelerine açılıyor hem de sahile…
Sahil yoluna indiğinizde kafe ve restoran seçenekleri iyice artıyor, ortam iyice şenleniyor.
2 Comments
Gurur verici olduğu muhakkak, duygulanmamak mümkün değil Mehmet Bey, heykeline bakıp gözlerimiz doldu benim de eşimin de ama evin ilk halinin fotoğraflarına bakınca o yaşanmışlığı görmek istiyor insan, o eksik geldi bana. Gerçi aslında o eşyalar bile orijinal değilmiş diyorlar… En güzeli o evde hayallere dalıp onu düşünmek, onu hissetmek herhalde…
Merhaba Dilek Hanim,
Size katiliyorum Atatürk’ün ozel esyalari olmayinca cokda guzel gorunmuyor…Ama o mekanda bulunmak bile bir Türk olarak yillar sonra gurur verici…