Selanik: Bir ulusun geleceğinin doğduğu yer…

Mutlu mutlu fotoğrafçılarına poz veren yeni evli bir çift karşılarında kameram ile beni görünce şok oldular. Ama yine de çekim durmaz diyerek işlerine devam ettiler…
İskandinavya’nın Küçük İncileri: İsveç Kentleri
30/04/2014
Kaşifler Anıtı
Kaşiflerin Lizbon’u…
13/05/2014
Mutlu mutlu fotoğrafçılarına poz veren yeni evli bir çift karşılarında kameram ile beni görünce şok oldular. Ama yine de çekim durmaz diyerek işlerine devam ettiler…
İskandinavya’nın Küçük İncileri: İsveç Kentleri
30/04/2014
Kaşifler Anıtı
Kaşiflerin Lizbon’u…
13/05/2014

Yeme-içme-eğlence

Yunan mutfağı alıştığımız damak tadına çok yakın lezzetler sunuyor. Yunanlılar deniz ürünlerini de, köfteyi de çok güzel yapıyorlar, etleri de souvlaki dedikleri şişleri de gayet güzel. Dönere Gyros diyorlar, genellikle domuz eti ile yapılıyor. Deniz ürünlerinden ahtapot, kalamar, midye hemen her tavernada bulunmakta. Kalamar ızgara, kızartma veya dolma yapılarak sunuluyor. Hamsi ve sardalyeyi güzel yapıyorlar.  Deniz ürünlerinin fiyatları bizim ülkemizdekine nazaran oldukça düşük, lezzetler ise çoğunlukla yüksek kalitede. Gerçi Eurodaki artış olmadan önce herşey çok daha ucuz geliyordu insana ama halen ekonomik denilebilecek hesaplar geliyor.

Ege mutfağının vazgeçilmezi zeytinyağlılar, sarmalar, salatalar, dolmalar ve çeşitli meze türleri yine menülerde sık rastlayacağınız yemekler. Mücver, musakka, dolma gibi bildiğimiz lezzetleri farklı yorumları ile tadabilirsiniz. Özellikle musakkaları enfes. Bizim cacığın suzuz versiyonu olan Tzatziki çok güzel bir başka lezzet. Feta cheese dedikleri beyaz peynirin biraz sert olanı.  Kocaman bir beyaz peynir ile sundukları Greek Salad büyük parçalar halinde doğranmış domates, salatalık ve soğan içeriyor. Yani bizim çoban salatası gibi biraz. Zeytin de atıyorlar içine bazen. Beyaz peynirli menemenin karidesli hali olan Karides Saganaki denenebilir.

Bougatsa bizim böreğe benziyor, oldukça lezzetli. Yemekten sonra meyve ikram ediyorlar ve bu çoğunlukla karpuz oluyor. Bazı müesseseler tatlı ikramı yapıyor.  Paskalya çöreğine Selanik’te kısaca tsoureki deniyor ve en iyisini Terkenlis Pastanesi yapıyor. Şehrin en zengin şarküterisi ünvanını elinde bulunduran Pantopolio’ya da mutlaka uğrayın. Değişik peynirler, salam-sosis çeşitleri ürün bulabilirsiniz.

En ünlü içecekleri frappe yani soğuk kahve ve bizim Türk kahvesinin aynı tadında ve sunumunda olan Yunan Kahvesi, yani Greek coffee. Yerli üretim şaraplar ve tabii ki ünlü Yunan içkisi ouzo güzel Yunan yemeklerine eşlik eden içki alternatifleri.

all
Yunan yemekleri

Eski şehir bölgesinde kalenin surlarından içeriye girince pek çok restoran seçeneğine rastlayacaksınız. İşkembe seviyorsanız Agios Dimitrios kilisesinin hemen aşağısındaki  Paçaciko Estiatorio’ya uğramanızı tavsiye ederim, işkembesi gerçekten nefis. Agora Ouzeri bir başka tavsiye edilebilecek restoran. Seven Seas harika bir balık lokantası. Aristotelous Meydanı civarındaki Aristotelous Ouzerie restoranının yemekleri lezzetiyle çok meşhur.

Sahil boyunca çok sayıda restoran ve kafe-bar var. Güzel manzaralar eşliğinde lezzetli yemekler sunan bu restoranlarda oturup birşeyler yemek-içmek ayrı bir keyif elbette, bence mutlaka yapın…

İşte bizim “Balkonaki Tavern” keyfimiz…

DSC_3970
Beyaz Kule manzaralı yemek keyfi…
DSC_3977
Beyaz Kule ve deniz manzaralı yemek keyfi…

Selanik tavernaları ve gece klüpleri

Selanik bir keyif şehri, hatta gece hayatının en keyifli olduğu şehirlerden biri olarak biliniyor. Bir tarafta tavernalar, diğer tarafta barlar ve gece klüpleri değişik eğlence alternatifleri sunuyor. Caddelerde sürekli bir kalabalık, canlılık hakim.

Lonely Planet tarafından dünyanın en iyi 5 parti kentlerinden biri olarak seçilen Selanik’in festivaller, organizasyonlar ile süslü bir takvimi ve Yunanistan’ın kendine has havasını da barındıran gerçekten de çok renkli bir gece hayatı var.

En popüler gece klübü Vogue . Sabahlara kadar dans etmek isteyenler için ideal. Blusky disco, boutique Club,  W nightclub gibi sayısız seçenek mevcut. Barlar Valaoritou, Ladadika ve sahil bölgesinde yoğunlaşmış. Canlı müzik yapan barlar da var. Sahildeki Markiz adlı bara gidebilir ya da Kalamaria bölgesinde Shark Club’e uğrayabilirsiniz.

Hyatt Regency Casino and Hotel’in casinosu da gece eğlencesi için bir başka alternatif.

Bana soracak olursanız, bir akşam mutlaka Ladadika tavernalar bölgesine gidilmeli bence. Burada güzel müzikler eşliğinde nefis Yunan yemekleri yemeniz mümkün.

DSC_4057
Ladadika tavernalar bölgesi
DSC_4058
Ladadika tavernalar bölgesi
DSC_4062
Ladadika tavernalar bölgesi
DSC_4064
Ladadika tavernalar bölgesi
DSC_4067
Ladadika tavernalar bölgesi
DSC_4068
Ladadika tavernalar bölgesi
DSC_4071
Ladadika tavernalar bölgesi
DSC_4072
Ladadika tavernalar bölgesi
DSC_4074
Ladadika tavernalar bölgesi

Biz burada yemek yedik, herşey çok ama çok lezzetliydi, ortam da çok renkli ve keyifliydi…

DSC_4076
Ladadika tavernalar bölgesi
DSC_4079
Ladadika tavernalar bölgesi

Aristotelous caddesi boyunca yukarıya doğru ağaçlar ve güzel binaları seyrede seyrede ve belki de dükkanlara baka baka yürürseniz ileride sağda şehrin çok güzel bir başka tavernalar bölgesine geleceksiniz yani Mpalanau denilen bölgeye. Aynı bizim Nevizade veya Kumkapı havasında birkaç sokak üzerine kurulmuş harika Yunan şarkıları eşliğinde nefis yemekler yiyebileceğiniz tavernalar var burada.

 Aristotelous Caddesinin yukarı kısmı...
Aristotelous Caddesinin yukarı kısmı…
 Aristotelous Caddesinin yukarı kısmı...
Aristotelous Caddesinin yukarı kısmı…
Mpalanau Tavernalar Bölgesi - Selanik
Mpalanau Tavernalar Bölgesi – Selanik
SelanikMpalanau Tavernalar Bölgesi - Selanik
Mpalanau Tavernalar Bölgesi – Selanik

Biz en çok burada eğlendik. Leziz yemekler yedik, Yunan müziği dinledik…

Mpalanau Tavernalar Bölgesi - Selanik
Mpalanau Tavernalar Bölgesi – Selanik
Mpalanau Tavernalar Bölgesi - Selanik
Mpalanau Tavernalar Bölgesi – Selanik
Mpalanau Tavernalar Bölgesi - Selanik
Mpalanau Tavernalar Bölgesi – Selanik
Mpalanau'da Uzo keyfi :)
Mpalanau’da Uzo keyfi :)

Derken sonra birden koptum ben… Niye derseniz, yanımızdaki tavernada bizim halay havası çalmaya başladı. Zaten ezgilerimiz benziyor, ona alışığım da, tam bizim halay havası çalınca “O da ne” dedim. Daha müziğe şaşırmam geçmemişken ön masadaki yaklaşık 20 kişilik grup kalkıp halay çekmeye başlamaz mı! Bildiğiniz aynı şekilde kollardan sarılmaca, 3 sağa bir sola ayak atmaca…

Mpalanau Eğlenceleri - Halayımsı sirtaki :)
Mpalanau Eğlenceleri – Halayımsı sirtaki :)

Yanımızda da ayakta duran bir turist grubu vardı. Baktılar biz kalkıp fotoğraf çekiyor, videoya filan alıyoruz, bize bu dans nedir diye sordular, biz de dedik ki “Biz Yunan değiliz, Türküz, ama biz de bu dansın aynısını yapıyoruz ve halay diyoruz adına”. Sonra garsona sorduk hep beraber bu dans nedir diye, “Sirtaki” demez mi – sirtakinin halay versiyonu olduğu kesindi :) Turistlerden biri, sanırım adı Daniela idi, bana öğretir misin bu dansı dedi ve başladık kız ile ben halay çekmeye. Çabuk da öğrendi İngiliz kız, ve çok hoşlandı bizim halaydan, gerçekten çok tatlıydı. Bu arada eşim de Malezya’lı gence Türk-Yunan ilişkileri konusunda tarih dersi vermeye başladı. Bunlar da o turistlerle bu güzel geceden bize harika bir anı olarak kalacak fotoğraflarımız…

Mpalanau'da tanıştığımız gençler - Selanik
Mpalanau’da tanıştığımız gençler – Selanik
Mpalanau'da tanıştığımız gençler - Selanik
Mpalanau’da tanıştığımız gençler – Selanik

Bu arada bizim “halay şaşkınlığı” geçmemişken üzerine ikinci bir şok daha gelmez mi! Halay havası bitince grubun çoğu yerine oturdu ama erkeklerden bir kısmı ayakta kaldı. Sonra bildiğiniz bizim Karadeniz havası çalmaya başlayıp, adamlar da horon tepmeye başlamaz mı! Aynı omuz titretmeler, eller havaya filan, bütün figürler tamamen aynı… Hepten şaşkınlıklar içinde, muhakkak ki yüzümüzde aptal bir gülümseme ile seyrettik olan biteni :)

Mpalanau Eğlenceleri - Horon tepmece :)
Mpalanau Eğlenceleri – Horon tepmece :)
Mpalanau Eğlenceleri - Horon tepmece :)
Mpalanau Eğlenceleri – Horon tepmece :)

Çok acayip bir geceydi – ama olumlu ve güzel anlamda. O gece o tavernadan ayrılırken Selanik’i artık çok sevdiğimi düşündüm. Boşuna dememişler nereye gittiğin veya nerede olduğundan çok, ne yaptığın, neler yaşadığın ve ne hissettiğin önemlidir diye, işte ben o gece yaşadıklarımızdan sonra sevdim oraları…

Paylaşmak ister misiniz?

2 Comments

  1. Gurur verici olduğu muhakkak, duygulanmamak mümkün değil Mehmet Bey, heykeline bakıp gözlerimiz doldu benim de eşimin de ama evin ilk halinin fotoğraflarına bakınca o yaşanmışlığı görmek istiyor insan, o eksik geldi bana. Gerçi aslında o eşyalar bile orijinal değilmiş diyorlar… En güzeli o evde hayallere dalıp onu düşünmek, onu hissetmek herhalde…

  2. Mehmet Uzuner dedi ki:

    Merhaba Dilek Hanim,
    Size katiliyorum Atatürk’ün ozel esyalari olmayinca cokda guzel gorunmuyor…Ama o mekanda bulunmak bile bir Türk olarak yillar sonra gurur verici…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir