Arabayla İstanbul’dan Polonya’ya – Bölüm 5: Zakopane
11/08/2018Arabayla İstanbul’dan Polonya’ya – Bölüm 6: Budapeşte
18/02/2019KORFU
Korfu Adası’na sabah 09.00 feribotu ile gittik ve akşam 17.00 de de döndük. Unesco Dünya Mirası Listesinde olan eski şehir bölgesinde doya doya vakit geçirdik. Yine çok sıcak bir gündü. Gümrük işlemlerinden sonra limana çok da uzak olmayan şehir merkezine yürüdük. Yürürken ilk önce Yeni Surlar dedikleri surları gördük. Oldukça heybetli iki kale var, Eski Surlar ve Yeni Surlar. Eski şehir önce bu iki kale arasındaymış ancak zamanla büyüyen şehirde modern binalar da boy göstermiş.
Açıkçası ben mavi beyaz bir Yunan Adası beklerken rengarek bir ada ile karşılaştım. Tarihte İtalyan egemenliğinde çok kalmış olan bu adada Yunandan çok İtalyan havası var. Hatta eşime sevinçle, Venedik’i aklımdan çıkartamazken yine İtalya gibi bir yere geldik dedim :)
Biz önce birer “Yunan döneri” atıştırdıktan sonra, Korfu’nun ara sokaklarında kaybolmaya başladık.
Çok kalabalık, renkli ve eğlenceli olan Korfu eski şehir meydanında surlar dışında İngiliz egemenliğinden kalma St. Michael ve George Sarayı, Asya Sanatları Müzesi, Bizans Müzesi gibi müzeler, en önemlisi mucizeler yaratan lakabıyla tanınan Aziz Spiridon’un bozulmamış naaşının bulunduğu Aziz Spiridon Kilisesi olmak üzere birçok kilise var. Bütün sokaklar bir süre sonra aynı meydanlara çıkıyor.
Bir bilet alarak gezdiğimiz Eski Kale, Korfu’da en çok beğendiğimiz tarihi eser oldu. Kaleden uçsuz bucaksız İyon Denizi manzarası tek kelimeyle muhteşemdi.
Sıcağın etkisi ile yorulmuş, ama yeni bir yer hem de bir Yunan Adası daha görmüş olmanın keyfiyle Sarande’ye günübirlik bir gezi sonunda geri döndük.
Bu arada Korfu’dan yakındaki bir çok güzel Yunan Adasına feribot ulaşımı var, Korfu’ya uçak ile gelip adalar turu yapmak planlanabilir.