Riga Klusais Centrs – Art Nouveau Bölgesi
27/11/2014Yılbaşı ve noel tatilleri
29/12/2014Füsun Erdoğanlar Bengisu, Baltık Ülkeleri yazı dizisine “aşk, dostluk, barış ve müzik” dolu bir festival yazısı ile devam ediyor. Estonya’ya yapılacak bir tatili mutlaka bu tarihlere denk getirmek ve bu muhteşem deneyimi yaşamak lazım…
Hem Viljandi Gölü manzarası eşliğinde nefis bir müzik ziyafeti çekiyorsunuz ruhunuza, hem de bu güzel müzikler ile coşan, dans edip, eğlenen Estonya halkını daha iyi tanıma fırsatı elde ediyorsunuz…
Estonya’da capcanli bir Folk Müzik Festivali – Füsun Erdoğanlar Bengisu yazdı…
Riga’dan arabamızı alıp, Baltık turumuza başladık. Bu tur Letonya, Estonya ve Litvanya arasında gidip gelmeli, her ülkede ikişer gün kalacak şekilde hem başkenti hem de etrafındaki güzellikleri görmeye dayanan bir turdu.
Haritadaki rotamıza uygun olarak önce “Estonya ve Viljandi Folk Müzik Festivali” ile başlayalım.
Letonya’nın Cesis kentine şöyle bir uğrayıp, Estonya’nın Viljandi kentindeki esas amacımız olan Viljandi Folk Müzik Festivali’ne gittik. Cesis’i Letonya’yı anlattığım gezi yazısından okuyabilirsiniz. Burada asıl amacım elimden geldiğince müzik dolu harika bir ortamı size anlatmak. Festival 1993 yılında başlamış ve halen devam ediyor. Her yıl Temmuzun son haftasındaki perşembe ile pazar günleri arasına denk getiriliyor. Biz festivalin son günü olan 27 Temmuz pazar gününü seçtik. Sakin ve şirin kent yılın bu zamanlarında sel gibi akın eden müzikseverlerle küçük bir şehir merkezine dönüşüyor. Özellikle festivalin yapıldığı alan iğne atsan yere düşmez modunda. Okuduğuma göre festivalin dostluk dolu ortamı her yıl 25.000’in üzerinde insanı ağırlıyormuş. Bu kalabalığın çoğunluğunu da festivalde görev alanlar oluşturuyormuş.
Festival Viljandi’nin Ortaçağdan kalma kale kalıntılarının olduğu tarihi bir alandaydı. Hem müziğinizi dinliyorsunuz hem de Viljandi Gölünün nefis panoramasını izliyorsunuz. Etraftaki ağaçlardan gelen nefis kokular ve doğanın sunduğu sürprizler de cabası. Esas konser mekânı bu bölge olmakla birlikte festival boyunca yer alan yüzden fazla etkinlik Viljandi’deki kiliselere ve diğer mekânlara da yayılmış durumda.
Şunu da eklemeliyim ki; Avrupa’nın en büyük folk müzik festivallerinden biri olan bu etkinliğe ev sahipliği yapan Viljandi Kenti “Estonya’nın Müzik Başkenti” sıfatını almış durumda. Bunda kent içinde yer alan büyük müzik akademisinin de rolü olabilir tabii ki.
Tamam, festival kendi içinde özel bir etkinlik ama Viljandi yolu da öyle güzeldi ki; bahsetmeden geçmeme imkân yok. Yemyeşil ağaç tünellerinin altından geçiyorsunuz. Yol boyunca kır manzaraları, şirin köy evleri, çiçekler. Tam bir görsel ziyafet. Yollar düz ve araç kullanmak çok rahat. Korna çalan tek bir kişi bile yok. Ay pardon var. O da sevgili eşim Murat :)
Viljandi kentine adımımızı attığımız anda penis kıyafetli bir tip ile sepetli bir kız Murat’ın yolunu kesti. Bu arada ben fotoğraf çekme telaşındaydım. Murat’a AIDS testi yapmak istemişler. Murat temiz olduğunu deklare etmiş ama kız belli olmayacağını söyleyerek ısrar etmiş. Israrlara dirençli eşim davasından vazgeçmeyince test ekibi kös kös yoluna devam etmiş. Sonradan Murat bu ikiliyi bana gösterdi. Bir oğlanı yakalamışlar ikna için uğraşıyorlardı. Ben de bu anı kaçırmayıp deklanşöre bastım.
Viljandi’ye geliş amacımız Viljandi Folk Müzik Festivali’ne katılmaktı. O nedenle önce bilet işini hallettik. Festival kapsamında birçok konser vardı. 2-3 saatte bir olan konserlerin kimi açık havada, kimisi ise kapalı mekândaymış. Biz şans eseri açık alanda olanı seçmişiz. Kapalı alanlardaki konser salonlarını ancak konser bölgesine geldiğimizde görebildik. İyi ki öyle denk gelmiş çünkü hava şahaneydi. Kapalı alan çekilmezdi. Konseri tabii ki müzik konusunda deneyimli sevgili eşim Murat seçti. Çok doğru bir seçim yapmış. Aynı zamanda flüt de çalan İrlandalı folk müzik sanatçısı Muireann Nic Amhlaoibh hepimizi coşturdu. Sanatçı 2003 yılından beri Danú adlı bir grup ile birlikte turnelere katılmaktaymış.
Viljandi kentinde etraf çok güzel ve renkliydi. Her yerde Estonya’nın en büyük müzik festivali olan Viljandi Folk Müzik Festivali’nin afişleri vardı. Kent bu güzel müzik etkinliğine odaklanmıştı. Aslına bakarsanız bölge, müzik etkinliği dışında tüm Baltık bölgesinde karşımıza çıkan çiçekleri, festivalin yapıldığı Viljandi Gölü ve çevresindeki kır manzarası ile doyumsuz güzellikler sunan Castle Hill üzerinde yer alan Ortaçağ Kalesi kalıntıları, iyi korunan tarihi yapıları, ahşap küçük kır evleri ve 20. yüzyıl tuğla yapıları ile çok keşfedilesi bir yerdi. Biz yine de amacımızdan sapmadan hedefe kilitlendik.
Viljandi 16. yüzyılda Hanseatic Ticaret Rotası’nın en önemli sığınaklarından biri imiş ve 19. yüzyıl sonuna değin bu bölge Estonya’nın en zengin yerleşim yerlerinden biri olmuş. (Kaynak: Eyewitness Travel – Estonia, Latvia & Lithuania, 2013)
Festival dolayısıyla Baltık halkı bu bölgeye toplanmıştı. Kentte birçok yöresel ürün ve ilginç müzik aletlerinin satıldığı güzel bir pazar kurulmuştu. Biz de orijinal bir ürün aldık. Kurt şeklindeki mıknatıslar öyle bir şekilde tasarlanmıştı ki; rahatlıkla birleşip çeşitli geometrik şekiller alıyordu. Pazarlık sonuçsuz kaldı. Sadece üç tane alabildik. Ne kadar çok olursa o kadar değişik şekiller çıkıyordu ortaya. Murat bir endüstriyel tasarım öğretim üyesi olarak adamın tasarımını çok yaratıcı buldu.
Festival nedeni ile her yerde müzisyenler her yerde aktivite. Ortam capcanlı. Bayıldık. Halk kendi tarzı ile oldukça farklı ve otantik. Müzik ile yüklü barışçıl harika bir ortam var bu kentte.
Festivale gitmeden karnımızı doyuralım dedik ve tam köşede güzel bir kafeterya bulduk. Stili çok iyi, yemekleri de ilginçti. Çiçekli şirin mi şirin terasına kurulup, yerel kırmızı borç çorbası ve özel sandviçlerinden denedik. Geleni geçeni merakla izledik. Yol üstündeki Kohvik Fellin adlı bu güzel mekânın adresi Kauba 11, Viljandi, Estonya. Dikkat mekân saat 18.00’de kapanıyor.
2 Comments
Güzel yorumunuz için teşekkür ederiz. Biz de sizin sitenizden haberdar olduğumuza sevindik, mutlaka bakıp, faydalanacağız :)
Merhaba
Yazılarınızı ve bloğunuzu çok beğendim..Bazı yerlerde gezmekte yaşamakta çok güzel..Her yer yemyeşil ve güzel nasıl aşk olmasın:) Bizim ülkemizin de güzellikleri korunur ve inşallah bir gün değeri bilinir..Bende beklerim iyi gezmeler..
http://hayatimyolculuk.blogspot.com.tr