Marmaris ve Mavi Yolculuk
08/09/2020
Kuzey Kıbrıs Kültür Gezisi
17/11/2021
Bir çırpıda gidebileceğimiz Yunan Adaları
Bir önceki Mavi Yolculuk yazımda, dilerseniz, vizeniz ve teknenin gerekli izin ve belgeleri de varsa Mavi Yolculuk rotasına Türkiye kıyılarına yakın Yunan Adalarını da ekleyebilirsiniz demiştim. Bu yazımda Türkiye’den kolaylıkla geçebileceğiniz Meis Adası ile 12 Ada arasında olan Kos ve Simi adalarından bahsedeceğim. Biz Mavi Yolculuk sırasında değil ama geçen yaz bu adalara ayrı ayrı gitmiş ve hepsinden ayrı ayrı keyif almıştık.
İlk olarak Meis Adası ile başlayalım. Eğer Kaş civarında tatil yapıyorsanız bu adayı tatilinize dahil etme fikri aklınızda olsun.
Meis Adası (Kastellorizo)
Meis Adası bilindiği üzere ülkemize en yakın konumda bulunan Yunan Adası. Kaş’ın tam karşısı. Hatta Kaş’tan bakıldığında çıplak gözle bile görülebiliyor. Meis Express’ten alacağınız bir bilet ile sadece 20 dakikalık bir yolculuk ile Meis’e ulaşılıyor. Minik bir ada olduğu için günübirlik bile gidilirse adada yapılabilecek tüm aktiviteleri yapabiliyorsunuz.
Biz tekne yanaşırken Meis’in manzarasını izlemekten mest olduk. Sıra sıra rengarek adaya özgü evler, şirin restoran ve kafeler, Osmanlı döneminden kalma kırmızı kubbeli tarihi cami ve yanınıza kadar sokulan evcil hale gelmiş caretta carettalar…
Biz bir bayram tatilinde bu adaya gittiğimiz için adanın görüp görebileceği en kalabalık zamana denk geldik sanırım. Zaten anakaradan çok kopuk ve Türkiye’ye çok yakın olduğu için adayı en çok hareketlendirenler karşı kıyıdan gelen Türkler. Türkiye ile ilişkiler öyle samimi ki orada restoranlarda Yunan Salatası diye sunulan salatanın domatesi bile Türkiye’den geliyor :)
Her ne kadar adayı canlandıran Türkler olsa da Yunan pasaport polisi bize sıcakta oldukça eziyet etti. İşler öyle ağır ilerliyordu ki bir ara pasaport kontrol kuyruğunda çaktırmadan öne geçmeye çalışarak sırayı bozanlar yüzünden az kalsın kavga çıkacaktı! Sıra ilerlemeyince, adaya günübirlik geldiğimiz için vakit yetmeyecek diye biraz panik olsam da, pasaport kontrolünden geçip adanın bir ucundan diğer ucuna 20 dakikada yürüyünce, bu korkumun yersiz olduğunu anladım :)
Meis Kalesi tepede, 200 metre yükseklikte, Adı Castel Rosso, yani Kırmızı Kale. Kastellorizo’ya ismini veren bu kale 14. yy’da Saint Jean Şövalyeleri tarafından Milattan Önce 4. yüzyıldan kalma kale kalıntıları üzerine yapılmış. Eski kaleden kalan taşlar günbatımında kızıl kırmızı gözüktüğünden kaleye bu isim verilmiş. Osmanlı zamanında da adaya Kızılhisar deniyormuş…
Meis’te yaşam sadece feribotun yanaştığı ve adanın Kaş’a bakan tarafında. Adada yapılacak iki aktivite var. Deniz taksisi ile anlaşıp Mavi Mağara’ya gitmek ve Mavi Mağara dönüşü St George Adacığı plajında yüzüp vakit geçirmek. Biz bunları yaptıktan sonra taksi botun kaptanı bizi feribot dönüş saatine yetiştirdi. Yani günübirlik bir gezi bu ada için yeterli.
Kaş’a kadar gitmişken ve pasaportumuz da yanımızdayken 20 dakika sonra başka bir ülkeye, bir masal adasına gitmek bizim için çok güzel bir anı oldu. Meis Adası’nın mimarisi muhteşem, evlerin restore edilirken aynı renge boyanma zorunluluğu gibi sıkı kurallar var. Yani adanın kendine has dokusunun bozulmasına asla izin verilmiyor. Böylece biz adada bir tablonun içinde gibi hissettik kendimizi…
