Arabayla İstanbul’dan Polonya’ya – Bölüm 2: Krakow

4. Gün

Krakow’daki ilk günümüze olabildiğince erkenden başlayıp, eski şehir bölgesine doğru yola koyulduk.

Yürüyüşümüz sırasında ilk dikkatimizi çeken yapı Grunwald Anıtı oldu.

Bu anıt, 1410 yılında gerçekleşen ve Orta Çağ Avrupası’nın o güne kadar görmüş olduğu en büyük çatışmalardan biri olan Grunwald Muharebesi anısına dikilmiş. Polonya ve Litvanya arasında yapılmış olan bu savaşın 500. yılı anısına 1910 yılında dikilen orijinal anıt, 2. Dünya Savaşı sırasında Naziler tarafından tahrip edilse de sonradan aslına sadık kalınarak 1976 yılında tekrar yapılmış. Anıt üzerinde Polonya kralı ve Litvanya prensinin heykelleri bulunmakta.

Bu anıtın hemen karşısında Eski Şehir bölgesinin girişi olan gözetleme kulesi ve surlar yer alıyor.

Bu gözetleme kulesi ve günümüze çoğu ulaşamamış olsa da bir zamanlar şehri çevreleyen surlar özellikle Türk ve Tatar istilasından şehri korumak için yapılmış.

Kulenin altındaki kapıdan geçer geçmez girilen ve bir ucu meydana açılan yol üzerinde sağlı sollu alışveriş yapılabilecek mağazalar var.

Eski şehrin hemen girişinde karşınıza çıkan masalsı ortam Krakow’un neden bu kadar turist çeken ve ünlü bir şehir olduğuna dair epey bir fikir verdi bize.

Bu arada unutmadan hemen aktarayım, biz bunca yıldır gezen bir çift olarak ilk kez Krakow’da bir turist dolandırıcılığına maruz kaldık. Şehrin güzelliğini bir an evvel yaşayalım diye çok da dikkat etmeden ilk girdiğimiz döviz bürosunda para bozdurduk. Dışarıya koyduğu panoda kocaman harflerle yazdığı döviz kuru fiyatlarına bakarak girdiğimiz bu yerde Euro’muzu Polonya Zloty’sine çevirttiğimizde yaklaşık %30 kazık yediğimizi fark ettik. Meğer dolandırıcı arkadaş o günün alış fiyatlarını içerideki küçücük bir tabelada %30 civarında daha düşük değerlerde ilan etmiş. Epey bir tartıştık ama paramızı geri alamadık. Neyse bize ders oldu, ondan sonra her döviz bozdurma işlemi esnasında, öncelikle bize ne kadar para ödeme yapacaklarını sorduk ve değişimi öyle yaptık. Size de girişte yazılan miktarlara kanmamanızı, içeride tekrar sorup, işleminizi ondan sonra yapmanızı tavsiye ederiz.

Az biraz moralimiz bozulsa da, kendimizi çabuk toparladık çünkü Krakow hatalarımıza hayıflanarak ziyan edilmeyecek kadar güzel bir şehirdi. Hele Krakow’un ana meydanına, yani Main Market Square’e çıktığımızda, gerçekten de Krakow’un ne kadar büyüleyici bir yer olduğunu daha da iyi anladık.