Barselona gezisinin ardından…
09/02/2015Karnaval zamanı Venedik
13/03/2015Eveeeet, gelelim Verona’yı sebeb-i ziyaretimize :)
Juliet’in Evi
Shakespeare’e göre Juliet, ailesiyle yani Capulet’lerle birlikte İtalya’nın Verona şehrinde yaşıyordu. Bu hikayeye en uygun ev de Capello 23 adresinde. Burası 19. yüzyıldan beri Juliet’in Evi diye bilinmekte. 20. yüzyılın başlarında balkonunu da eklemişler, böylece tam hikayedeki gibi olmuş.
Aşk acısı çekenlerin Verona’da en çok yaptığı şey Juliet’in Evi’ne (Casa Di Giulietta) gidip, güzel bir aşk dileği bırakmak, yani Juliet’e mektup yazmak. Eve girerken duvarlarda Juliet’e yazılan mektuplar dikkat çekiyor. Gerçi mutlu aşıklar da gidip mektup bırakıyorlar veya kilit asıyorlar aşklarını ölümsüz kılmak için. Yani bizim Shakespeare’in kurmaca karakteri Juliet’in Evi, olmuş bir nevi Telli Baba gibi adak adanan bir yer… Amaaaan boşverin olayın absürdlüğünü filan, eğlenmenize bakın, sadece eğlencesine bile olsa yazın güzel birşeyler, ne zararı olacak sanki, istediğimiz de topu topu “Aşk Olsun” değil mi zaten, ha kendi evinde dilemişsin aşkı Tanrıdan, ha Juliet’in evinde :)
Juliet’in balkonuna çıkıp, hikayeyi yad etmemek olmazdı, di mi ama :)
Bahçedeki Juliet Klübünde üzerine isimlerinizin işlendiği önlükler dikiyorlardı.
Juliet’in evinin bahçesi…
Bahçeye tepeden bakış…
Bahçesinde zarif bir bronz heykeli var Juliet’in. Göğsünü okşamak uğur getirir inanışı ile her gelen sağ göğsünü okşadığı için sağ göğüs pırıl pırıl parlıyor :)
Juliet ile hatıra fotoğrafımız :)
İşte Juliet heykeli ile verilen klasik pozlardan biri :)
Mektuplaşmanın hikayesi
Bu geleneğin nasıl başladığının bir hikayesi var elbette. 1930′larda Juliet’in evinde bekçi olarak görev yapan duygusal ve romantik Ettore Solimani’nin, Juliet’i ziyarete gelenlerin onun temsili mezarına çeşitli notlar bıraktıklarını görmesi ve bu mektupları okuyup cevaplamasıyla başlamış herşey. Mektupları “Juliet’in Sekreteri” diye imzalıyormuş bir de. Mektupların cevaplandığı duyuldukça, daha çok mektup gelmeye başlamış. Yıllar boyunca gönüllüler arasında elden ele geçerek bugüne kadar gelen bu görev, 1980′de “The Club di Giulietta”ya verilmiş, yani Juliet Klübüne. Juliet’in gönüllü sekreterlerinin sadece kırtasiye ihtiyaçları ve posta masrafları karşılanıyor ve yaptıkları iş için bir ücret almıyorlar.
Veronalı sanat tarihçisi Ceil Friedman, pek az kişinin bildiği bu hikayeyi kardeşi Lise Friedman’la birlikte 2006 yılında çıkan “Letters to Juliet” adlı kitabında anlatıyor. Yani “Letters to Juliet” filmine ilham kaynağı olan kitapta.
2010 yapımı “Letters to Juliet” filmi ise, Juliet’e 50 yıl önce yazılıp, asla cevaplanmamış bir mektubun hikayesi üzerine kurulu. Başrollerde Amanda Seyfried, Vanessa Redgrave ve Christopher Egan var. Filmin romantik hikayesine eşsiz Verona ve Toskana görüntüleri de eşlik edince, görsellikle duygusallığı ön plana çıkaran bir film olmuş. Letters to Juliet’le beraber “Juliet’in Sekreterleri”nin işi epey zorlaşmış, çünkü mektup sayısı epey artmış. “Letters to Juliet” insanda güzel duygular uyandıran sıcacık bir film, seyredin bence…
Mektuplar nasıl yazılıyor?
Juliet’e mektup yazıp, girişteki duvara sakızla yapıştıranlar da var, heykelin arkasındaki duvara iliştirenler de. Ama esas mektup yazma yeri evin içinde ve çooook da hoş.
Haydi gelin evin içini gezelim beraber…
Eve giriş ücretleri
Sevgililer Günü özel fiyat uygulaması vardı, yani Juliet’in Evi’ni Verona in Love Festivali döneminde gezmek “1 Euro”. Bunlar da diğer zamanlar için evi gezme ücretleri…
Bunlar eve girince karşılaştığımız Juliet heykeli ile Shakespeare’in büstü…
Evde Romeo ve Juliet eserinin zaman içinde farklı farklı yerlerde sergilendiği tiyatrolardan fotoğraflar var…
İşte evdeki bu kırmızı posta kutusuna klasik mektup zarfı ile mektubunuzu atabiliyorsunuz.
Ya da bu 4 yapraklı yonca şeklindeki düzenek ile e-mail yoluyla yollayabiliyorsunuz mektubunuzu. Ben ortasında kalpler olan bu 4 yapraklı yoncayı çok sevdim ve biz mektubumuzu buraya yazdık.
Mektup yazmanız için hazır olarak açık bırakılmış sayfa…
Yazdık, ohhh rahatladım ama benim rahatlamam kısa sürelidir, sonra rahat batar hemen :)
Tam evden çıkacağız, şeytan dürttü tabii, bu duvarda benim mektubum olmayacak mı yani diyerek, hooop bir de geleneksel kağıt-kalem ile mektup yazma olayına giriverdim. Çıkarken koydum mektubumuzu duvara, hatta “bencetatil.com writers were here, we love you Juliet” diyerekten başladım, mevzuya aşktan girdim, sağlıktan ve huzurdan çıktım.
Ohhh, artık duvarda da mektubum var, şimdi tam rahatladım işte :)
Buradan ayrılmadan önce yapılması gerekenlerden biri de Romeo-Juliet souvenir’leri almak olduğu için soluğu bahçedeki hediyelik eşya satan dükkanda aldım. Evin içine girince bilet aldığınız yerde de çok güzel şeyler satıyorlar, oraya da bakın bence…
İşte benim aldıklarım…
Ha, bu arada Juliet dedik durduk, zavallı Romeo’dan bahsetmeden geçmeyelim. Romeo’nun evi gezilmiyor, çünkü orası özel bir mülk. Biz sokağını dolaşıp, fotoğraf çekmekle yetindik. Çok güzel restoranlar var bu sokakta, gitmişken bir mola verilip, birinde yemek yemek hoş olabilir…