Didim Tatili
26/06/2023Yine Aralık, yine Almanya’da bir Noel tatili
17/12/2023Çeşme’nin en güzelleri
Çeşme, gerek Alaçatı ve Dalyanköy gibi sevimli bölgeleriyle olsun, gerekse Ilıca Plajı ya da Boyalık Plajı gibi cam mavisi denizleriyle olsun tatil beldelerimiz arasında öne çıkanların başında geliyor.
Bu yazıda sizlerle Çeşme’nin hem en sevdiğimiz koy ve plajlarını, hem de en sevdiğimiz bölgelerini paylaşacağım.
Biz her yaz Çeşme’ye birkaç günlüğüne de olsa gitmeye çalışıyoruz. Çeşme’nin içini, kaleyi ve marinayı çok seviyoruz. Tabii Dalyanköy de çok sevimli. Alaçatı’yı sevmemek ne mümkün, çok şık, şirin ve özenli bir belde.
Öncelikle Çeşme’nin içini tanıtmaya çalışayım. Çok şık öncelikle. Tarihi yapılar da var. Hele Çeşme Marina bir harika. Avrupa standartlarında bir havası var ve mimarisi çok zevkli bir şekilde yapılmış. Çeşme Marina etrafında çok sayıda butik Çeşme oteli bulmanız da mümkün. Kısacası biz çok seviyoruz.
Çeşme sahili ve Çeşme Marina
Her yer özenle planlanmış, ortam baştan sona çok şık ve modern.
Çeşme’de tarihi eserler de görmek mümkün. Kendine has tarihi dokusu, bu bölgenin farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış olduğunu gösteriyor. Osmanlı Döneminden kalan Çeşme Kalesi ve bugün otel olarak kullanılan Kanuni Kervansaray en göze çarpan yapılar. Bir de İon medeniyetinden kalan Eritrai Antik Kenti var.
Çeşme Kalesi şehre hakim konumu ile gerçekten göz kamaştırıyor.
Sahil boyunca palmiye ağaçları ortama ayrı bir güzellik katıyor.
Günümüzde otel olarak kullanılan Kervansaray, renkli kubbesi ile çok hoş görünüyor.
Çeşme sahilinde İzmir’in Atatürk sevgisinin buraya da yansımış olduğunu görmek çok güzel.
Çeşme yeme-içme
Çeşme sahili boyunca sıralanmış birçok restoran, kafe ve bar var. İnsan gerçekten de seçmekte zorlanıyor. Her gidişte farklı bir yer denemeye çalışıyoruz biz de…
Dalyanköy de restoranlar açısından çok zengin bir bölge. Konumu itibariyle de ayrı bir güzel. Küçük ama çok sevimli bir yer ve bence gündüz de gece de gezilmeye değer. Haritadan Dalyanköy’ün şekline bakacak olursanız deniz nasıl içeriye girmiş görürsünüz. İşte o sahil boyunca birbirinden hoş mekanlar var.
Kıyı boyunca çok güzel villalar, restoran ve barlar mevcut. Burada kesinlikle keyifli bir akşam yemeği yenebilir.
Restoran olarak şık dekoru ile beğendiğimiz, canlı müzik de var diye ayrıca mutlu olduğumuz Delicemavi‘yi biz çok beğendik, tavsiye ederiz. Gerek yemeklerden, gerek hizmetten ve ilgi-alakadan, gerekse ortamın atmosferinden çok memnun kaldık.
Çeşme Marina’da yemek yediğimiz yerlerden beğendiklerimiz ile beğenmediklerimizden de bahsedeyim.
Burası Dodici. Harika bir manzarası var ama yemeklerini yiyemedim. Resmen aç kalktım diyebilirim :(
Çeşme Fuente restoranı yine manzarası ve atmosferi çok güzel olan bir mekan. Yemekleri orta halliydi bize sorarsanız. Değişik bir menüsü vardı. Alışılagelmiş tatlar değildi hepsi. Bazılarını sevdik, bazılarını sevmedik.
Burası da Çeşme sahilinin başlangıcındaki Casa de Costa. Hem yemekleri güzel, hem manzarası güzel, hem de canlı müzik var. En çok burayı sevdik diyebilirim.
Restoranlardan bahsetmişken Şifnedeki Efe Balık restoranını unutmayayım. Çok dingin ve huzurlu bir ortamda enfes yemekler yedik. Hesap o kadar yüksek gelmese iyiydi de.. neyse :)
Çeşme tatilinin en güzel kısmı: Çeşme Plajları
Gelelim Çeşme’nin birbirinden güzel plaj ve koylarına. “Çeşme’nin en güzel plajları” denince genellikle bunlar öne çıkıyor:
- Ilıca Plajı
- Boyalık Plajı
- Kocakarı Plajı
- Palmiye Plajı
- Sera Plajı
- Aya Yorgi Koyu
- Paşalimanı
- Pırlanta Plajı
- Altınkum Plajı
- Çark Plajı
Hepsi de çok güzel gerçekten ama ben ılık deniz sevdiğim için mesela Aya Yorgi Koyu gibi soğuk olanlardan fazla haz etmedim diyebilirim. Doğal olarak hem rengiyle ve berraklığıyla bizi büyüleyen, hem de suyu ılık olduğu için saatlerce içinden çıkmadığımız Ilıca Plajı favorimiz.
İşte Ilıca‘nın o güzelim plajı…
Ilıca Plajı bazen çok dalgalı oluyor. Mesela bazı seferler gittiğimizde böyle olduğu için pek zevk alamadık.
Ama dingin olduğunda inanılmaz zevkliydi.
Ilıca Plajı oldukça sığ suyu olan ve çok yavaş derinleşen bir denize sahip. Çocuklu aileler ve denizde yürümeyi sevenler için ideal. Biz koşmaca bile oynadık o sığ sularda :)
Ilıca Plajı çok tercih edildiği için sokaklarda park yeri bulmak imkansız, o yüzden her gittiğimizde yakındaki bir otoparka girdik. Halk Plajı bize genellikle çok kalabalık geldiği için yemek ve şezlong/şemsiye/tuvalet/duş vesaire mevcut olan bir tesis seçip oturduk.
Ilıca Plajının dalgalı olduğu günde, Ilıca sahilinin en başındaki Yıldızburnu bölgesi oldukça sakindi.Biz oranın sahilini ve denizini de çok sevdik. Ilık, sığ ve berraktı.
İlk uğradığımız yer olan Nars Beach Club’ı beğendik ama şezlong – şemsiye fiyatı bize pahalı geldi. O yüzden biraz ilerdeki yerleri tercih ettik.
İşte Yıldızburnu deniz keyfimizden kareler…
Yıldızburnunda denize girdikten sonra bu bölgede yer alan bir kafe-restoranda çok hoş bir yemek yedik. Buz gibi biralar da harikaydı. Aslında ne zaman burada denize girsek, aynı yerde yemek yedik :)
Bunlar Kocakarı Plajından görüntüler. Hem denizi hem de doğası ile biz burayı da çok sevdik. Bazen biraz kalabalık oluyor çok popüler olduğu için.
Suyu Ilıca Plajı kadar ılık olmasa da çok da soğuk değildi.
Bunlar da Palmiye Plajı görüntüleri. Burası ilk gittiğimizde kaldığımız otelden yürüyerek 5 dakika uzaklıktaydı, o yüzden yürüyerek gittik ama sonraki gidişlerimizde başka otellerde kaldığımızda arabamızla gittik ve yol kenarındaki yerlere park ettik.
Deniz suyu yine Kocakarı Plajındaki gibiydi, ne ılık ne çok soğuk.
Gelelim Sera Beach‘e. Buranın denizini de sevdik. Ayrıca güzel de bir tesis var. Giriş fiyatına bir içecek dahildi. Otopark da mevcut ama ücretli. Gerçi biz otopark olduğunu fark etmeden biraz yolun başına park etmiştik, oralara da arabanızı koyabilirsiniz.
Boyalık Plajı ilk gittiğimizde oldukça dalgalıydı ama sonraki gidişimizde o enfes güzelliğiyle karşıladı bizi. Suyu ılık ve berrak, rengi nefisti. Ilıca gibi sığ bir deniz ve yavaş yavaş derinleşiyor.
Burada Boyalık Mert Beach’de oturduk. şezlong/şemsiye/ fast food/tuvalet vb olanaklar mevcuttu.