Amsterdam… Ah Amsterdam…

Münih… Bavyera’nın güzel başkenti.
16/05/2013
Fransa’nın en güzel şarap rotası: Alsaz
20/05/2013
Münih… Bavyera’nın güzel başkenti.
16/05/2013
Fransa’nın en güzel şarap rotası: Alsaz
20/05/2013

4. Red Light District

Mutlaka yapılması gerekenler listemize dönecek olursak, kesinlikle “Red Light District” yani “Kırmızı Işık Bölgesi” denilen yeri görmek lazım. Beğenin, beğenmeyin, onaylayın, onaylamayın, ama görmek lazım. Çok ama çok enteresan bir yer. “Fuhuş”un bu kadar şık, bu kadar göz alıcı güzellikte bir ortamda sunulduğunu başka hiçbir yerde göremezsiniz. Kendinizi Karaköy Yüksekkaldırım’daki malum yere atıp, şöyle bir etrafı seyredip, “Aah ah, ışıklar ve manzara ne güzel” dediğiniz oldu mu hiç? Ama burada öyle oluyor. Kanalların ışıkları ve üzerinde gezen kuğular, sağda solda kırmızı ışıklı gözünüzü alan evler ve çeşit çeşit show kulüpleri.

Seyrederken çok ama çok romantik görünen bu kırmızı ortam yaklaşınca maalesef şöyle… Gözünüzde alışveriş yaparken seyrettiğiniz vitrinleri canlandırın. Ayakkabı, giysi filan baktığınız vitrinleri. Sonra o vitrine bir yatak, bir lavabo koyun. Kırmızı ışıkla seksi bir hava verin ortama. İçine de sadece iç çamaşırları giymiş size “Gel gel” yapan davetkar bakışlı bir kadın koyun. Çoğu çok güzel ve genç bu kadınların. Bazı evlerde iki ya da üç kat aynı manzara, bazen de sadece zemin katta yürürken direkt karşınıza çıkıyor bu odalar. Duvarlarda sürekli “Fotoğraf çekmek yasaktır” yazılarına rastlıyorsunuz, o yüzden ancak bu kadar çekebildim…

Amsterdam - Red Light District
Amsterdam – Red Light District
Amsterdam - Red Light District
Amsterdam – Red Light District
Amsterdam - Red Light District
Amsterdam – Red Light District
Amsterdam - Red Light District
Amsterdam – Red Light District
Amsterdam - Red Light District
Amsterdam – Red Light District

Bu kırmızı odalardan birinin kapısını çalan  iki adam ile içerideki kadın konuşurken bir ara kulak misafiri oldum – eşim çekiştirip duruyor, ben hayır kaç paraymış çok merak ettim, dinleyeceğim diye debeleniyorum – neyse öğrendim de rahatladım… 50 euro dedi kadın. Soranlar anladığım kadarıyla İngiliz’di. Adamlardan biri OK dedi, girdi içeri. Tam de seyrine doyulmaz bir kanalın kenarında bir ev. Biz de etrafa bakıyoruz tabii. Bu arada adam girince kırmızı perdeler kapandı hemen. Neyse biz manzarayı 10 dakika kadar seyretmiştik ki adam çıktı içeriden, kadın hemen ötekine de “Gel gel” yaptı ama ilk giren ‘Not worth it” yani “Değmez” deyince ikisi de yürüdü gittiler.

Ya işte böyle…  Önce de dediğim gibi etrafta bir dolu show club var. Striptizden, kucak dansı yapılan yerlere ve hatta “live sex show” yani porno film sahnelerinden bir demet görmek isterseniz bunu canlı canlı seyredebileceğiniz yerlere kadar her türlü imkan var. En ünlüsü ve turistler için en uygun olanı “Theatre Casa Rosso” diye öğrenmiştik internetten, bir baktık hakikaten turist kaynıyor. Gece saat 11 de kapısında çeşit çeşit milliyetten en az 40-50 kişilik kuyruk vardı. Bilet fiyatlarına içeride içeceğiniz 4 içkiyi de dahil etmişler. 45 Euro verip hem tiyatro salonu gibi bir yerde koltuklarınızda oturuyor şovları seyrediyorsunuz, hem de içkinizi yudumluyorsunuz. Kapıda veya içeride fotoğraf çekmek kesinlikle yasak. Kocaman bir adam gelip, sizi çektiğinize çekeceğinize fena halde pişman ediyor. Yani diyorlar ki, alın içkinizi, uslu uslu oturup 1 saat süren ve 1 saat sonra aynıları tekrardan sil baştan başlayan şovları seyredin çıkın, o kadar. İlgilenenler için: www.casarosso.nl

Casa Rosso ve önündeki uzun kuyruk…

Amsterdam - Red Light District - Casa Rosso
Amsterdam – Red Light District – Casa Rosso

Bir de aynı sokakta benzer şovları izleyebileceğiniz bir başka mekan daha var: Moulin Rouge. Burasının giriş ücreti diğerine nazaran daha uygun ama şovlar diğerindeki kadar profesyonel değil, ortam da izleme açısından düşünülünce ötekindeki kadar rahat değil.

Paylaşmak ister misiniz?

12 Comments

  1. Amsterdam gerçekten de tam olarak yaşanacak bir şehir. BEN şahsen çok seviyorum.

  2. Burcu dedi ki:

    Cok beğendimm. Süper yararlı bir yazi olmus. Amsterdam a gitmeden önce yazinizi okumak detayli bir seyahat plani hazırlamamiza yardimci oldu. Teşekkürler!

  3. Amsterdamda dedi ki:

    Çok keyifli bir yazı olmuş. Elinize sağlık. Fotoğraflar da birbirinden güzel.

    http://www.amsterdamda.com

  4. Sıtkı dedi ki:

    Böyle bir yazıya üç tane yorum olur mu? Süper bir yazı. Sizi tebrik ediyorum. Benim Amsterdam’a ikinci gidişim. Geçen sene Amsterdam gezim hakkında bloğumda bir Vlog hazırladım. Merak edersen: http://dnyaninetrafinda180gn.blogspot.com/

    • Dilek dedi ki:

      Yazıyı beğendiğinize çok sevindim, teşekkür ederim :) Ben de 2 kere gittim, ne kadar gitsem doymam, çok seviyorum.
      Hollanda vlog’unuzu izledim şimdi, çok güzel olmuş gerçekten de, vlog hazırlama fikri de güzel, insanı oralara götürüyor tekrar…
      Ama özlettiniz oraları bana şimdi :)

      • sevgi dedi ki:

        sevgili dilek hanım gerçekten çok güzel bir yazı olmuş çok teşekkürler

        bende mayıs ya da haziran gibi paris, amsterdam,lüksemburg turuna katılacağım. Fakat ekstra turlara para vermeyip kendi arkadaşımla gezeceğim. aslında kendim gitmek istiyorum ama istiyorumki benimle gidecek olan arkadaşımda biraz yardımcı olsun. mesela ben gez yazılarını okuyor notlar alıyorum karşımda böyle kişi olmayınca bende turla gitmek mecburiyetinde kalıyorum.

        • Dilek dedi ki:

          Merhabalar Sevgi Hanım,
          Yazıyı beğenmeniz beni çok mutlu etti :)
          Turla tatile gidildiğinde bile bu tür gezi yazılarından aldığınız notlar ile biraz kendinize özgü bir program yaratmak elbette mümkün, hatta bu tür bir özgürlük çok daha güzel olabilir, çünkü turlar size nerede ne kadar saat kalacağınızı söylüyor ama siz turun hazırladığı günlük programa katılmayıp, şehri kendiniz gezerseniz nerede ne kadar oyalanacağınıza siz karar veriyorsunuz. Arkadaşınız yapmasa bile sizin kendi çabanızla yapacağınız gezi planları bence turla gittiğiniz tatile hem renk hem de esneklik katar.
          Lüksemburg bende pek bir iz bırakmadı ama Paris ve Amsterdam çok çok güzel şehirler, şimdiden güzel bir tatil dilerim :)

  5. Sevgili eşimle fırsat buldukça dünya şehirlerini dolaşmayı hedef edindik. Bu yaz gördüğümüz şehirlerden bir tanesi de Amsterdam’dı. Seyahate çıkmadan önce sevgili arkadaşlarımız Dilek ve Hür’ün özenle hazırladıkları siteden çıktılar alarak gezi notlarımızı hazırladık. İnanın bize çok yardımcı oldu. Daha rahat, daha bilinçli seyahat etme fırsatımız oldu. Bizim de kendimize göre seyahat planımız ve görüşlerimiz oldu. Onları da yakında fotoğraflarımla paylaşma fırsatım olacak.

    http://www.bencetatil.com sitesini gezgin dostlarınızla paylaşın. İnsanların seyahat bilinci değişsin.

    • Dilek dedi ki:

      Sevgili Alberto ve Rose,

      Sizlerden bunları duymak ne güzel, çok çok mutlu olduk, inanın.
      Sizin Amsterdam hikayenizi de burada paylaşmak isteriz, hem de sitemizde “bir fotoğraf sanatçısının gözünden Amsterdam” olur Albertciğim senin sayende. Rose’dan da bana bahsettiği Kedi Müzesi ayrıntılarını da rica ediyorum tüm kediseverler için.
      Birlikte yapacağımız nice güzel tatilleri ve güzellikleri burada paylaşmak dileğiyle, sevgiler ikinize de…

    • Hür Tavaşoğlu dedi ki:

      Çok teşekkürler bu güzel yorum için sevgili Rose ve Alberto. Dilek de söylemiş, ben de yineleyeyim, paylaşımlarınızı heyecanla bekliyoruz.
      Hem sadece Amsterdam değil Sofya da, diğerleri de gelsin lütfen :)

      Sevgiler…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir