Arabayla Baltıklar Turu: Bölüm 1 – Rota ve ilk durak: Szeged
16/07/2020Marmaris ve Mavi Yolculuk
08/09/2020Bölüm 1 – Baltıklar Turu rotamız ile Szeged – Macaristan gezi yazısını henüz okumadıysanız, buradan ulaşabilirsiniz.
Szeged-Poznan arası yolda güzel bir mola: Brno gezisi
Baltıklar turumuzun ikinci gününe erkenden başladık ve 08 Ağustos 2018 sabahı Szeged’deki otelimizden kahvaltı sonrasında saat 10:15 civarı ayrılarak Poznan, Polonya yoluna koyulduk.
Planımız, güzergahın yaklaşık ortalarında yer alan Çekya’nın Brno şehrinde geç bir öğle yemeği molası verip daha önce görmediğimiz bu şehri bir kaç saat gezmekti. Hem bütün gün arabada geçmesin, bir aksiyon olsun ve yeni bir yer görelim, hem de biraz hareket etmiş olalım, akşama hepten vücudumuz uyuşmuş olmasın demiştik. İyi ki de böyle yapmışız, Brno en azından bir kaç saatlik gezmeyi hak eden güzel bir şehirmiş.
Saat 10:15’de yola çıktıktan yaklaşık 3.5 saat sonra, 13:50’de Slovakya sınırından geçtik. Geçer geçmez ilk benzin istasyonunda Vignette (Otoyol harç pulu) ödememizi yapıp yola devam ettik. Daha önceki seyahatimizde Slovakya’nın güzel başkenti Bratislava’yı gezmiş olduğumuz için bu sefer Slovakya’yı transit geçerek saat 15:50 civarında Çekya’nın Brno şehrine vardık.
Macaristan’dan itibaren sınır kontrolü olmadığı için ülke geçişlerinde herhangi bir duraklama yapılmıyor. Yollar da güzel olduğu için önceden harita üzerinde planlanan yolculuk süreleri hemen hemen aynı oluyor gerçekte de.
Brno’nun eski şehir bölgesini gezeceğimiz için oraya yakın bir yerde bulduğumuz Hotel International’a komşu Domini Park isimli katlı otoparka aracımızı bıraktık ve hemen Brno şehrini keşfe başladık.
Brno şehir turu
Brno gezisi için önceden küçük notlar hazırlamıştık ve nerelere gitmek istediğimizi biliyorduk. O yüzden otoparktan çıkar çıkmaz, Husova caddesinden 50 metre kadar yürüyüp Šilingrovo Nám. isimli sokaktan eski şehir bölgesininin içine daldık.
Zelný trh Meydanı
Çok sevimli sokaklardan geçerek bir kaç dakika içinde ilk hedefimiz olan Zelný trh Meydanı‘na vardık.
Barok mimari tarzında binalarla çevrili bu meydanda sebze-meyve pazarı da kuruluyormuş ama biz gittiğimizde maalesef pazar kurulmamıştı.
İlk dikkati çeken yapılardan biri Herkül’ün üç başlı bir köpeğin tasmasını tutar vaziyette gösterildiği yine Barok tarzdaki Parnas Çeşmesi (Kašna Parnas). Alegorik karakterler ve hayvanlar ile süslü bu çeşme aslında kutsal üçlemeyi (Holy Trinity) temsil ediyormuş.
Bu çeşme kadar dikkat çekmese de meydanda çok sevimli bir genç Mozart heykeli de var. Bu heykeli Orta Avrupa’nın en eski tiyatro binası olan Reduta Tiyatrosu önünde görebilirsiniz.
Aslında meydanın belki de en ilginç kısmı, altındaki labirent. Burası eskiden yiyecek ve içeceklerin saklandığı mahzen kompleksi gibi bir yer. Halen de bu görevini sürdürmekle beraber aynı zamanda çeşitli sergiler ile turistlerin de ilgisini çekecek bir hale getirilmiş. Yöreye özgü bazı yemeklerin tariflerinden tutun da işkence odalarına kadar epey enteresan bölümleri var.
Biz öğlen yemeğimizi bu meydandaki Malý Špalíček restoranında yedik. Meydana hakim bir manzarası vardı ve yemekler gayet güzeldi, yolunuz düşerse tavsiye ederiz.
Lezzetli bir yemekten sonra Brno’daki diğer güzel bir meydan olan Náměstí Svobody‘e doğru yola çıktık. Yolda yürürken çektiğimiz bir kaç kare görüntüyü paylaşalım.
Yolda yürürken içine girip gezecek vaktimiz olmasa da Eski Belediye Binasının romantik bir fotoğrafını çekmişiz :) 1240 yılına ait bu Belediye Binası, Brno’daki dini yapılar dışındaki en eski binaymış.
2 Comments
Merhaba Hür bey ve Dilek hanım
Yazılarınızı takdir ediyoruz. Arkadaşlara da önerdik. Elinize sağlık.
Biz yeni emekli olduk, aracı biraz yavaş sürüyoruz. Günlük mesafeler daha kusa olabilir.
Baltık turunuz Brno’dan sonrasını bulamadık…
Biz de IST-Gdansk (2415km) ve gemi ile Stockholm planlıyoruz. Size de öneririz. STO 3 gün kalıp gemiyle Helsinki (2gün) ve dönüş Estonya ve Riga yoluyla olabilir. Güzel fikir, değil mi?
IST-Gdansk yolunda Szebed 1, Poznan 1 ve Gdansk-STO gemi 1, = 3 geceleme Ile STO, İsveç varılabilir… Ne dersiniz?
Merhaba İsmail Bey,
Yazılarımızın beğeniliyor olmasını duymak çok güzel, teşekkür ederiz.
Umarız arkadaşlarınız da beğenir :)
Günlük mesafeler ile ilgili şunu söyleyeyim, biz kesinlikle hız sınırlarını aşmıyoruz. Yani örneğin bir kasaba içerisinden geçerken hız sınırı 50 ise maksimum 50 ile gidiyoruz. Otoyolda da aynı şekilde, bulunduğumuz ülkedeki hız sınırı 130 ise maksimum 130 ile gidiyoruz. Yani yazılarda belirttiğimiz süreler tamamen yasal hızlar ile araç kullanımı sonucu oluşan sürelerdir. Dolayısıyla hız açısından sizin de hemen hemen aynı mesafeleri kat edebileceğinizi tahmin ediyorum. Tek fark şundan kaynaklanabilir, ben uzun yolda otomobil kullanmayı çok seviyorum ve pek yorgunluk hissetmek veya dikkat dağılması vs. yaşamıyorum. Dolayısıyla mesela sadece iki veya üç tuvalet molası dışında durmadan yaklaşık 16 saatte Budapeşte – İstanbul arasını kat edebiliyoruz.
Baltık Turu’nun diğer günlerini en kısa sürede yayınlayacağız. Pandemi insanda hiçbir şey için heves bırakmıyor maalesef.
Gdansk’tan Nynäshamn’e geçiş gerçekten de çok güzel olur. Biz Gdansk’a varmadan önce böyle bir geçiş olduğunu bilmiyorduk. Orada reklam tabelalarında gördük. Biraz düşündük aslında rotayı değiştirelim mi diye ama süre uzayacağından biraz maddi kısmı nedeniyle vaz geçmek zorunda kaldık. Sonrasında, 2019’da Stockholm’e 3 günlüğüne bir kaçamak yaptık nihayet, o yazımız da burada.
Yazdığınız rota çok güzel. Poznan ve Gdansk bizim görmekten son derece mutlu olduğumuz şehirlerdi. Eğer geç saatlerde varırsanız belki yeterince gezemeyebilirsiniz, dolayısıyla geceleme sayısını bilemem ama mutlaka bir tam gün ayırın bu şehirleri gezmek için.
Umarım güzel bir tatil geçirirsiniz. Dönüşte de yaşadıklarınızı yine yazarsanız çok seviniriz.
Bir an önce Covid belasından kurtulup tekrar yollara düşebilmek dileğiyle…