Tren olmadı, otobüs verelim…
09/03/2014Bu kadar mı rastlantı olur?
Yine bir Almanya seyahatimizde, otel rezervasyonu yaptırmamış şekilde Nürnberg tren istasyonuna vardık. İstasyonda reklam panosu benzeri bir şey dikkatimizi çekti. Yakından incelediğimizde bunun bir çeşit otel rezervasyon sistemi olduğunu fark ettik. Bir harita vardı ve bu harita üzerinde 20 civarında otel her birisi numaralandırılmış şekilde işaretlenmişti. Panonun hemen yanında duran ahizenin altında da aynı şekilde numaralandirilmiş butonlar mevcuttu. İstasyona çok uzak olmayan bir oteli seçtik ve ahizenin kenarındaki butona basarak aradık. Boş odaları olduğunu ve fiyatının da uygun olduğunu öğrenerek, oraya gitmek üzere istasyonun dışına çıktık.
Haritadan anladığımız kadarıyla 5-6 dakikalık bir yürüme mesafesinde idi ama dışarı çıkınca hangi yöne gitmemiz gerektiğinden emin olamadık. Günün oldukça kalabalık insan trafiği olan bir saatiydi ve haydi şu adama otelin sokağını soralım belki biliyordur diyerek yoldan bir kişiyi durdurduk. Sokak ismini sorduğumuzda adam kendisinin de o yöne gittiğini, onu takip edebileceğimizi söyledi. Biz de dediği şekilde takıldık peşine.
Biraz yürüyüp bir kaç köşeyi döndükten sonra adam sorduğumuz sokağa geldiğimizi söyledi. Kendisine teşekkür ederek vedalaştık. Ardından otelin adresini not aldığımız kağıdı kısa bir süre arandık. Kağıdı bulup otelin kapı numarasına baktık ve çok az daha yürüyerek oteli bulup, içeriye girdik. Resepsiyonda kimse olmadığını görünce, masanın üzerinde gözümüze çarpan minik çanı elimize alıp çaldık. Bir kaç saniye sonra resepsiyonun arkasındaki kapı açıldı ve içeriye resepsiyonist ve aynı zamanda otelin de sahibi olduğunu sonradan öğrendiğimiz beyefendi giriş yaptı.
Ta ta ta taa! İstasyondan otele gelene kadar peşine takıldığımız adam karşımızda duruyordu. Üçümüz birbirimize bakarak bir süre güldük. Yani istasyonun çıkışında, o kalabalık içerisinde, kalmaya karar verdiğimiz otelin adresini sorduğumuz kişinin aynı zamanda otelin sahibi olma olasılığı yüzde kaçtır ki?
Yani kıssadan hisse: Hiçbir zaman olmaz olmaz deme her zaman herşeyin olma ihtimali vardır :)
Hür Tavaşoğlu
Yurtdışı tatillerinizde başınıza gelen ilginç veya komik bir hikayeniz varsa, siz de bize yazın, yayınlayalım…
Soğuk bir kış günü İstanbul Kadıköy’de doğmuş. İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Mühendisliği bölümü mezunu. Özel sektörde yönetici olarak çalışmakta. Çocukluğundan beri teknoloji düşkünü. Komşu bakkal Ata Amca'sının teybini ödünç alıp Sinclair Spectrum 48K bilgisayarına kasetten oyun yüklediği günleri halen hatırlayıp, teknolojinin bu kadar kısa zamanda ne kadar çok ilerlediğine bazen şaşırıyor. Hayatta olmazsa olmazı gezmek, seyahat etmek ve yeni yerler keşfetmek. Yurtdışına ilk çıkışı 30 yaşlarına yakın bir zamanda olduğu için hala hayıflanır ve belki de bu yüzden arayı kapatmak için zaman ve para elverdikçe o ülke senin, bu ülke benim dolaşmakta... Bencetatil.com’un sahibesi Dilek V. Tavaşoğlu ile evli. İki gezgin ruh bir araya gelince hem gezmek, hem de gezip gördüklerini anlatıp başka seyahat severlere aktarmak ortak tutkuları oldu.