Arabayla Baltıklar Turu: Bölüm 3 -Polonya, Poznan Gezisi

Afyonkarahisar ve Kütahya gezisi
28/08/2022
Arabayla Baltıklar Turu: Bölüm 4 -Polonya, Gdansk Gezisi
06/02/2023
Afyonkarahisar ve Kütahya gezisi
28/08/2022
Arabayla Baltıklar Turu: Bölüm 4 -Polonya, Gdansk Gezisi
06/02/2023

Piast Hanedanlığından I. Przemysł tarafından 1249 yılında yapımına başlanan Kraliyet Şatosu 1279’dan sonra II. Przemysł tarafından yapımına devam edilmiş. Prens Kazimir burada evlenmiş. Pek çok Polonya kralına ev sahipliği yapan saray yıllar içinde çeşitli istila ve savaşlar sonrasında zarar görmüş ve sürekli yenilenmiş ama maalesef İkinci Dünya Savaşı’nda büyük zarar görmüş. Sonrasında kısmen yeniden yapılmış. 2010 – 2016 yılları arasında ise komple restorasyon gören kale kulesi ve yapının diğer kısımları artık ziyarete açık hale gelmiş. Bugün burada Uygulamalı Sanatlar Müzesi yer almakta.

Poznan Alışveriş

Półwiejska, Poznan’ın en meşhur alışveriş caddesi ve araç trafiğine kapalı olduğu için keyifle gezilen bir cadde.

1253 yılına dayanan bir tarihi olan bu caddenin de %60’ı II. Dünya Savaşında tahrip olmuş ve sonra 1950’lerde mükemmel bir şekilde restore edilerek eski haline döndürülmüş.

Rengarenk binalarıyla dikkat çeken bu caddede aynı renge boyanmış ve aynı şekilde dizayn edilmiş iki bina görmeniz mümkün değil. Ara ara da murallerle süslü binalar çıkıyor karşınıza.

Şehirde bir çok AVM mevcut. Bizim ilk uğradığımız AVM Galleria MM oldu çünkü otelimizden eski şehir meydanına giderkenki yol üzerindeydi. Ul. Święty Marcin ve Aleje Marcinkowskiego caddlerinin birleştiği yerde bulunan Galeria MM alışveriş merkezi eski şehrin hemen girişinde ve Pazar Meydanına çok yakın bir konumda. Garip görünümlü bir dış yüzeyi olan Galeria MM’in içinde 50 civarında mağaza bulunuyor.

Aşağıdaki haritaya bakacak olursanız, otelimizden eski şehir meydanına giderken bu AVM’nin yerini ve hatta oradan da şehrin en ünlü alışveriş caddesi olan Półwiejska Caddesine nasıl gittiğimizi de görebilirsiniz.

Şehrin biraz dışında Posnania diye bir AVM daha var. 2016 yılında açılmış, modern bir alışveriş merkezi burası.

Bu arada eski bir bira fabrikasından AVM’ye dönüştürülmüş Stary Browar isimli bir yer var. Biz gidemedik, vaktimiz yetmedi ama aklımızda kaldı. Sizlerin bilgisi olsun diye buraya not etmiş olayım.

Poznan Katedrali

Polonya’nın en eski katedrallerinden biri Poznań Katedrali, 10. yüzyılın ikinci yarısında yapılmış ama bazen doğal afetler bazen de savaşlar nedeniyle gördüğü hasarlar sonrasında pek çok kez restore edilmiş. Bu restorasyonlar sırasında, ilginçtir ki, katedralin mimari tarzını değiştirip durmuşlar.
Poznań Katedralinin orijinal hali Romanesk tarzdaymış ama 14. ve 15. yüzyıllarda Gotik tarzda bir yenilenme gçirmiş. 1622’deki bir yangında ciddi zarar görünce, katedralin yenilenmesi gerekmiş ama bu sefer de tadilatı barok tarzda yapılmış. 1772 yılında yaşanan bir başka büyük yangın sonrası ise neo-klasik tarzda restore edilmiş. 1945 yılında meydana gelen son hasar sonrasında ise dış cephede gotik, iç mekanlarda da rönesans tarzı kullanarak 1956 yılında katedrali bugünkü son haline getirmişler. Katedralin içinde Polonya’nın ilk tarihi hükümdarı I. Mieszko’nun ve ilk Polonya dükü Bolesław Chrobry’nin mozoleleri yer alıyor.

Otelimiz

Biz Poznan şehir merkezinde Hotel de Silva‘da kaldık. Bir çok yere yürüme mesafesinde oluşu ve otoparkı olması bize oldukça büyük rahatlık sağladı. Odamız temiz ve rahattı. Binanın üzerindeki sevimli murali de otele gidip gelirken seyredip durduk :)

Bu arada mural demişken, bu aşağıdaki binada yer alan muralleri de görmek için arabamıza atlayıp Śródka bölgesine gittik. Her ne kadar ilk günkü halinde değilse de yine de oldukça güzel bir çalışma. Şansımıza önünde bir yol inşaatı vardı ve istediğimiz şekilde fotoğraflayamadık ama olsun görmek güzeldi…

Bizim göremediklerimiz

Poznan gerçekten gezdikçe yepyeni şeyler keşfedebileceğiniz çok güzel bir şehir. Bizim buraya ayırdığımız zaman maalesef her şeyi görmeye yetmedi. Göremediklerimizden aklımızda kalan ve giderseniz sizlere tavsiye edeceğimiz iki yer daha var.

Bunlardan ilki Malta Gölü. Burası yapay bir göl ve çevresinde çeşitli aktiviteler yapma imkanı yaratılmış. Her yıl Haziran ayında ise burada tiyatro festivali düzenleniyor.

© polanddestinationalliance
© Wikipedia

İkinci önerimiz ise özellikle tren meraklıları için hoş bir deneyim. Bu konuda Poznań ilginç bir nostaljiye sahip. Kent, Avrupa’nın ayakta kalan tek buharlı tren servisine ev sahipliği yapıyor.

İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra, Polonya’da düşük enerji maliyeti nedeniyle buhar gücü kullanılmaya devam etti. Polonya’nın güneyindeki Silezya sanayi kentlerinden Baltık kıyısındaki kuzey limanlarına kadar büyük miktarda kömür, çelik ve diğer ham maddeler buharlı trenlerle taşındı. Buharlı trenler 1990’lı yıllara kadar ticari işlevini sürdürdü.

Poznań’ın yaklaşık 70 kilometre güneydoğusunda yer alan Wolsztyn’deki tarihi buhar deposunda bulunan 30 adet tarihi buharlı lokomotifin hala bakım ve onarımlarının yapılıyor olması, nostaljik buharlı tren yolculuklarına günümüzde de olanak sağlıyor.

© Parowozowniawolsztyn.pl

Yazımızı şehirden bir kaç kare fotoğraf daha paylaşarak bitirelim.

Bir sonraki durağımız yine Polonya’nın büyülü şehirlerinden birisi olan Gdansk olacak. O yazıda görüşmek üzere…

Bu arada arabayla yurt dışı seyahatimiz ilginizi çektiyse ve eğer Baltıklar Turu rotamız ile ilk günün hikayesini henüz okumadıysanız, buradan ulaşabilirsiniz.

Baltıklar turu rotamızın ikinci durağı olan Brno gezi yazısı ise burada.

Dilek & Hür Tavaşoğlu

Arabayla Baltıklar Turu: Bölüm 3 -Polonya, Poznan Gezisi

Poznan Konaklama

Poznan şehrindeki otel seçenekleri için bencetatil olarak bizim en çok tercih ettiğimiz online rezervasyon sitesini inceleyebilirsiniz.

Otel Ara

İstanbul Üniversitesi İngiliz Filolojisi mezunu. İstanbul Teknik Üniversitesi Yabancı Diller Yüksek Okulu Okutmanı. Öğretmenlik, çevirmenlik, editörlük, yazarlık hepsi denendi ama tabii yetmedi, sürekli yeni ve farklı bir şey yapma arzusu ile ortaya karışık aktiviteler eklendi. Tiyatro kurslarına gitmeler, dublaj dersi almalar, falan filan. Belki de Yay burcu olması nedeniyle haddinden fazla meraklı ve kesinlikle her türlü makul sınırın çok ötesinde gezip tozma, keşfetme delisi. Kendisi gibi gezgin ruhlu Hür Tavaşoğlu ile evli. Evli ama çocuksuz : ) "Bence tatil bana özel, biraz değişik, biraz da sürprizli olmalı" diyerek başladığı ve gezilerini anlattığı “Bence Tatil” sitesi Hürriyet Gazetesinin 2013 Bumerang Blog/Websitesi Yarışmasında birinci oldu. Öğretme ve anlatma meraklısı olduğu için her konuda ille de söyleyecek birşeyi var. O yüzden de bu sitede kendisinden sadece gezi yazıları değil, kah kitap yorumu, kah film veya dizi tavsiyesi de bulabilirsiniz, şaşırmayın.

Soğuk bir kış günü İstanbul Kadıköy’de doğmuş. İstanbul Teknik Üniversitesi Maden Mühendisliği bölümü mezunu. Özel sektörde yönetici olarak çalışmakta. Çocukluğundan beri teknoloji düşkünü. Komşu bakkal Ata Amca'sının teybini ödünç alıp Sinclair Spectrum 48K bilgisayarına kasetten oyun yüklediği günleri halen hatırlayıp, teknolojinin bu kadar kısa zamanda ne kadar çok ilerlediğine bazen şaşırıyor. Hayatta olmazsa olmazı gezmek, seyahat etmek ve yeni yerler keşfetmek. Yurtdışına ilk çıkışı 30 yaşlarına yakın bir zamanda olduğu için hala hayıflanır ve belki de bu yüzden arayı kapatmak için zaman ve para elverdikçe o ülke senin, bu ülke benim dolaşmakta... Bencetatil.com’un sahibesi Dilek V. Tavaşoğlu ile evli. İki gezgin ruh bir araya gelince hem gezmek, hem de gezip gördüklerini anlatıp başka seyahat severlere aktarmak ortak tutkuları oldu.

Paylaşmak ister misiniz?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir